Sanırım Van’da basını en fazla ilgilendiren konulardan biri, belki en başta geleni Van Gölü kirliliği ile ilgili yapılan toplantılardır, aktivitelerdir, çünkü havzada ve bölgede ister çevreyle ilgili ister turizmle ilgili olsun en önemli değerlerden biri de Van Gölü’dür. Van Gölü’nün selameti bugün basını ilgilendirmeyecek de ne zaman ilgilendirecek!
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı öncülüğünde Van ve Bitlis’te “Van Gölü Havzası Koruma Eylem Planı ve Uygulama Programı” adı altında Van ve Bitlis’te zaman zaman toplantılar düzenleniyor, gölün kirliliğiyle ilgili atılacak adımlar belirleniyor, planlamalar yapılıyor. Toplantıya katıla kurumlar, sahil belediyeleri, gölün kirlilikten arınması için ne tür çalışmalar yürüttüklerini ifade ediyor. vs…
Ne yazı ki toplantılar basına kapalı yapılıyor.
Dün de Van’da bu toplantılardan bir yapıldı ancak yine basın yoktu.
Peki, neden, Van ve havza için hayati önem taşıyan bir konuda basın neden yok? İnsanlar ne dediğinizi, ne yaptığınızı ya da ne yapamadığınızı nereden bilsin, yoksa yetersizlik dolaysıyla bir tereddüdünüz mü var? Yok, eğer her şey yolunda gidiyorsa o zaman neden tartıştıklarınızı, konuştuklarınızı, aldığınız önlemleri, dile getirilen önerileri, ya da vatandaşın yapması gereken hususlarda söylediklerinizi neden vatandaştan gizliyorsunuz, tam tersine o toplantıda çıkan sonuçları vatandaşla paylaşsanız daha inandırıcı, daha gerçekçi ve daha faydalı olmaz mı?
Şimdi biliyoruz ki Van Gölü sahilindeki kurumlar ve belediyeler tarafından zamanında yeterli önlem alınmadığı için göldeki kirlenme de günden güne hızlanmış, ama başka bir şey daha biliyoruz ki sadece kurumların ve belediyelerin savsaklamaları değil aynı zamanda vatandaşın da duyarsızlığı gölün kirlenmesine neden oluyor. Yani gölü hep birlikte kirletiyoruz. Vatandaş çöpünü atarak, gölü malı gibi hor kullanarak, kurumlar ve belediyeler de belki maddi imkânsızlıklardan belki de kabiliyet yetersizliğinden dolayı gerekli önlemi almayarak kirlenmeye neden oluyor.
Bu nedenledir ki çıkış yolu el biriliği, güç birliği edilecek yoldur, yani vatandaş-kurum dayanışmasıdır bu sorunu çözecek olan. O zaman kurumların vatandaştan saklayacak bir şeyi olmamalı, bir toplantı olduğunda basın üzerinden tüm bir havza nüfusu haberdar edilmeli, bilgi sahibi kılınmalıdır.
Mesela Van ve Bitlis'te, sahil ilçe belediyelerinde Arıtma Tesisleri konusunda hangi aşamadayız, sahildeki her belediye bununla ilgili gereğini yapmış mıdır, bir çalışma başlatmış mıdır, çalışma hangi aşamadadır, ya da çalışmayı sonuçlandırmış mıdır, bunun kamuoyuyla paylaşılması lazım.
Gölün etrafında çöp dağları oluşmaması için Katı Atık Tesisi konusunda her sahil belediyesi gereğini yapmış mıdır, yapıyor mudur, bunların bilinmesinde fayda var.
Gölde dip çamuru çıkarma çalışması başlatılmıştı bir süre önce, şimdi ne aşamadayız, işlemler nasıl sürüyor, aksayan bir şeyler var mı yok mu, vatandaş bunu merak ediyor.
Sahil boyunca tesis kuran kurumlar var ki gölü en fazla kirletmeye aday bunlar, bu kurum tesisleriyle ilgili ne yapılacak, biraz daha gölün içine mi girecekler ne olacak, bunun bir cevabı olmalı.
Tabi tüm bunların ve daha birçok konu başlığının kamuoyuyla paylaşılması ve toplantı dışında kalan akademisyen ve bilim insanlarınca yapılanların değerlendirilmesi ve öneri geliştirmesi için basın mensuplarının bu gibi toplantıları baştan sona izlemesi gerekiyor.
Ne güvenlikle ilgili ne de ulusal hassasiyette bir konu olmadığına göre, herkesin fikir sahibi olması gereken çok olağan olan bu toplantılara basının çağrılması kadar şık bir tutum olamaz.
Umarım bundan sonraki toplantılarda basın haberdar edilir.
Facebook Yorum
Yorum Yazın