Adil Harmancı

Adil Harmancı

Mail: adilharmanci30@gmail.com

TİP’in kabadayı halleri ve boykotçu Kürtler

Kürtlerin verdiği oylar sayesinde Meclis kürsüsünde boy gösterme imkanı bulan, üç tane alkış sesi duyunca da ilk fırsatta ayrılıp TİP adında bir parti kuran şimdi de hemen hemen her kesimden gelen uyarılara rağmen 14 Mayıs seçimleri için yanlış tutum alan ‘solcu’ arkadaşlar, 12 Eylül’ün üzerinden baya zaman geçti ama bu kadar zaman size bir şey anlatmamış gibi…

‘Devrime’ çok inandığınız o yıllarda ayrı örgütleniyorlar diye Kürt sol hareketlerini ‘şovenist’ diye niteliyordunuz, bu yüzden de kendi ‘sağ’ınızdan çok Kürdün ‘sol’uyla mücadele ettiniz.

12 Eylül darbesi olduğunda ‘devrimimiz on sene geriye düştü’ diye hayal kurup, on sene sonra güya kaldığınız yerden devam edip Türkiye’de devrim yapacaktınız.

SSCB’de devrim çöpe atıldığında bile üzerinize alınmadınız ve Türkiye’de bir  ‘devrim’  için hayal kurmaya devam ettiniz.

Ne var ki 12 Eylül darbesi ve SSCB gerçeği sizde ateşe dökülen su etkisi yaptı, sesiniz kısıldı, külleriniz bile görünmez oldu.    

Belki de o nedenle 90’larda Kürtlerin köyleri başlarına yıkıldığında, siyasetçisi, gazetecisi, aydını, iş insanı öldürüldüğünde kılınızı kıpırdatamadınız, binlerce faili meçhul için üç cümle edemediniz!

Orası muamma tabi, bundan mıydı sessizliğiniz gerçekten, bir Anka kuşu kadar da mı olamadınız, hani küllerinizden yeniden doğacaktınız!

Ama hakkınızı vermek gerekir bir şeyi çok iyi becerdiniz, ‘şovenist’ dediğiniz Kürt hareketinin içten ve saf tutumundan faydalanıp kapağı Meclis’e attınız ve ilk fırsatta da bu sefer kendi  ‘şovenistliğiniz’ üstün geldi, ayrılıp TİP diye parti kurdunuz.  

İyi eyvallah size ne ayrılmayın demek ne de başka bir parti kurmayın demek kimseye düşmez ama bu sefer de Kürtler istedikleri milletvekili sayısına ulaşmasın diye MHP vari bir yol izliyorsunuz.

İşte bu olmaz, bu sizin gibi bir ‘sol’ partiye yakışmaz, yoksa yakışıyor mu, ha belki de size yakışan budur, biz yanılıyoruzdur!

***

Tabi bu arada TİP kadar gereksiz bir tutuma imza atan Kürt partiler de var, meselemiz sadece ‘Türk solu’ değil,  bir de ‘Kürt solu’ var garip garip davranan.

Efendim neymiş, ‘canımız sıkıldı seçimleri boykot edeceğiz’, ‘HDP bize yalvarmadı, ayaklarımıza kapanmadı’ vs… vs…

Tek kelime ile ‘yuh’ diyorum.

Demek ki ne Dersim ne Zilan ne 12 Eylül ne 90’lar ne de bu son 20 yıl size de bir şey anlatmamış!

‘Kürt’ dendiğinde siz ile HDP’yi ayıran bir yapı mı var karşınızda?

Seçimleri boykot ettiğinizde HDP’ye zarar vereceğinizi mi düşünüyorsunuz, yoksa bol kazançlı çıkacağınızı mı?

Kusura bakmayın zarar eden, prestij kaybına uğrayacak olan adı ‘Kürt partisi’ olan herkes olacak, kendiniz olacaksınız yani, siz ayrıcalıklı olmayacaksınız, aynı çemberin içindesiniz çünkü, o ateş sizi de kapsar...

İyisi mi bir kez daha düşünün, halen o fırsat var çünkü…

Bu seçim öyle tasavvur ettiğiniz gibi devrim mevrim, özgürlük bağımsızlık seçimi falan değil, sıradan bir seçimdir diğerleri gibi ama hakkını verin bari, madem parti kurdunuz, seçimlere girmek istiyorsunuz, o zaman hakkını verin ve gereğini yapın! 

Hani yeri geldiğinde birlik mirlik falan diyorsunuz ya, alın size kendinizi ispatlamanız için bir fırsat…   

 

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar