Adil Harmancı

Adil Harmancı

Mail: adilharmanci30@gmail.com

Geçmiş bir 'Newroz' yazısı

Geçmiş bir 'Newroz' yazısı

"Barışa vesile olabilirdi!"

Yazı Tarihi: 18 Mart 2016 Cuma

Türkiye'de son birkaç yıldır Newroz kutlamaları valiliklerce verilen izin doğrultusunda alanlarda kitlesel bir şekilde kutlanıyordu.

Ancak bu yıl öyle görünüyor ki, geçen yıllara oranla kutlamalar için kolaylıkla izin çıkmayacak gibi.

Mesela şimdiye kadar bazı illerde kutlamalar kesin bir dille yasaklanırken, bazı yerlerde de şartlı izin verilmiş.

Onlardan birkaçı şöyle:

Hakkâri Valiliği, kutlamaları, "milli güvenliği ve kamu düzenini korumak" gerekçesiyle yasaklamış.

Urfa'da 17-20 Mart tarihleri arasında kutlanılması amacıyla yapılan başvuru valilik tarafından 21 Mart olarak kabul edilmiş.

Diyarbakır Silvan'da da kaymakamlık, 17 Mart'ta yapılmak istenen kutlamaların 21 Mart'ta yapılmasını istemiş.

Mardin Valiliği de bir ay boyunca il genelinde yapılacak her türlü toplantı, gösteri yürüyüşü, basın açıklaması, miting, stand açma ve çadır kurma gibi etkinliklere yasak getirildiğini duyurmuş.

Van'da da valilik yine "kamu güvenliğini" gerekçe göstererek kutlamaları tümden yasaklamış.

Genel tabloya baktığımız zaman öyle görünüyor ki, bundan sonraki başvurular için de hemen hemen durum aynı olacak.

Kimi yerde hiç izin çıkmayacak, kimi yerde de tarihte, ya da saatte değişiklik yapılarak kontrollü bir kutlama izni çıkacak.

Valilik ve kaymakamlıkların gerekçelerine baktığımız zaman, son bir yıldır yaşanan olaylar ve kitlesel ölümlerin bunda önemli rol oynadığını görürüz.

Belki bunda kutlamalar sırasında yine kitlesel ölümlere yol açabilecek canlı bomba eylemleri hesaba katılmıştır, kutlamaların provokasyona açık olduğu düşüncesi hasıl olmuştur;

Ya da karşı tarafa "ders olsun", "sıkıntı olsun", "geçmişin kıymetini bilsinler" gibi düşünceleri de içinde barındırıyor olabilir, bilmiyoruz, siyaset bu, her tarafa çekmek mümkün olabiliyor.

Tabi biz Van'daki kutlamalara hazırlanan tarafı izleme olanağı bulduk.

Sözünü ettiğimiz taraf HDP ve DBP.

Bunun için geniş katılımlı bir basın toplantısı düzenlediler.

Bu toplantıya muhtarından sanayicisine, hukukçusundan insan hakları savunucusuna, siyasetçisinden sendikacısına, milletvekilinden belediye yetkilisine kadar geniş bir katılım vardı.

Burada yapılan konuşmalarda varılan genel görüş, kutlamaların böylesi bir çatışma ortamında barışa vesile olacağı umuduydu.

Toplantıda aktarılan görüşlerden çıkardığımız sonuç, herkesin kutlama günü için böyle bir beklenti içinde olduğuydu.

Bu açıdan kutlamaların yasaklanması üzmüştü.

Hakikaten konuşmalarda da dile getirildiği gibi aslında Newroz bayramı izin gerektirecek bir konu da değil, belki bunu ileriki yıllarda göreceğiz, mesela tıpkı Türkiye'de olduğu gibi eskide yasak olan Irak'ta şu anda piknik havasında kutlanıyor.

İran'da bir ay tatil yapıyor devlet.

Başka yerlerde herkes canı istediği gibi eğleniyor, halay çekiyor, demir dövüyor, yumurta kırıyor, ateş yakıyor… vs…

Tabi Türkiye'de bu açıdan alışık olmadığımız bir durum var, her etkinlik bir kesime mal edilince ve "öteki" pozisyonuna düşünce izin ve yasaklarımız da o çerçevede oluyor.

Tabi böyle bir dönemde provokasyonları da yadsımıyoruz, ancak esasta bu bayrama yaklaşım Türkiye'de hep sorunlu olmuştur.

Bizim de temel dileğimiz, bakış açımız ne olursa olsun Newroz'a yaklaşımın barış ve özgürlük temelinde olması…

Çünkü birçok çevre tarafından da ifade edildiği ve kabul edildiği gibi Newroz geleneği başlı başına bir kültürdür, bin yıllara yayılan bir kültürdür.

Ortadoğu halklarını kapsayan bu kültürün içeriğinde barış, adalet, eşitlik, özgürlük, sömürüsüz bir dünya vardır.

Kuşkusuz böyle bir kültüre zorluk çıkarılmaz, olsa olsa kolaylık sağlanır…

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar