Mülkiye Tekin

Mülkiye Tekin

Mail: m.tekin@vanmed.net

Devlet ne yapmalı?

Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı genel müdürü David Beasley, Roma’da "Dünya Gıda Günü" dolayısıyla yaptığı açıklamada, Dünyada her 5 ila 10 saniye arasında bir çocuğun açlıktan hayatını kaybettiğini belirtti.

BM raporlarına göre zengin ülkeler yılda 750 milyar dolar gıda israfı yapmaktadır.

Dünya Gıda ve Tarım Örgütüne göre Dünyada 5 yaş altı 155 milyon çocuk kronik bir şekilde kötü besleniyor.

FAO’ya göre dünyada 600 milyon kişi fazla yemekten aşırı şişmanlık ve obezite gibi sağlık sorunları yaşarken, yaklaşık 2 milyar kişi gizli veya açık açlık çekmektedir.

Görünen o ki sömürüde sınır tanımayan küresel kapitalizm dünya kaynaklarını israfa, savaşlara, doğayı kirletmeye ayırıyor. Ancak bu küresel güçlerin son günlerde yeni tip bir virüsle başlarının dertte olduğunu görüyoruz.

Çin'de ortaya çıkıp tüm dünyaya yayılan bu Corona virüsün global sermayeyi çok tedirgin ettiğini ve seferberlik durumuna getirdiğini görüyoruz. Korkuyorlar, çünkü bu virüs para, güç, din, dil, ırk, coğrafya, renk, cinsiyet tanımıyor. Bu virüsün hedefinde sadece açlar ve yoksullar yok. Zenginler, savaş baronları, iktidar erkleri gibi sömürü sınıfının tüm küresel kapitalistleri de bu yeni tip Corona virüsün tehdidi altındadır. Belki de bu yüzdendir seferberlik halleri.

Evet zengin, fakir, ezen, ezilen ayrımı olmaksızın tüm insanlık bu acımasız salgın tehlikesiyle karşı karşıyadır. Vaka sayıları her gün artarken, ölümlerde onbinlerle ifade edilmektedir. Haliyle bu salgına karşı mücadele de küresel olmalı.

Ancak devlet-hükumet organizasyonlarının şu ana kadarki çalışmalarına bakıldığında kendileri için çizmiş oldukları sınırlar içerisinde kalanlar için bir mücadele veriliyor. Devletlerin iktidar erkleri açıkladıkları mücadele eylem planlarında bu salgınla mücadele için ayırdıkları bütçelerin kendi ülkelerini kapsadığını belirtmektedirler. Tıpkı yukarıda açıklandığı gibi aç, yoksul halklar bu güçlerin umurunda olmadığı görülmektedir.

İnsanlık bu öldürücü virüse karşı henüz bir aşı veya ilaç geliştirememiştir. Yapılması gereken elbette bulaşmayı engellemek için seyahat kısıtlanması, çalışma hayatına ara verilmesi ve tabi ki evden dışarıya çıkılmamasıdır. Ancak unutulmamalıdır ki milyarlarca insan, eve ekmek getirmek için evinden çıkmaktadır. Sosyal devletin gereği olarak evde ekmeği olmayanların evinde oturması için onun temel ihtiyaçları karşılamalıdır. Ancak ne yazık ki insanlık bu konuda da bir kez daha sınıfta kalmıştır. Devlet olmanın temel niteliği sosyal-siyasal sorumluluktur.

İnsan sosyal bir varlık olmakla birlikte alışkanlıklarının da birçok zaman esiri olabiliyor. Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı ve önlem konusunda uyulması gereken kurallar ekseninde evlerde geçireceğimiz karantina sürecine uymak ve etkili bir şekilde 14 gün kuralını uygulamak gerekiyor. Bu kurallar sevdiklerimizin ve bizim hayatta kalmamızı sağlayacak etkin önlemlerdir.

14 gün kuralı nedir? Sosyal izolasyon ne demek? gibi sorular ülkemizde alınan koronavirüs önlemleriyle karantina sürecinde araştırılan konuların başında geliyor. Karantina süreci olan 14 gün kuralında yetkililer sıklıkla, ‘evde kalın, ziyaretçi kabul etmeyin’ uyarıları yapıyor. Pandeminin yayılmasının en önemli nedeni, bu kurallara yeterince uymadığımız anlamına geliyor. Dış temasları yaptığımız ve dikkat etmediğimiz anlamına geliyor.

Koronavirüs nedeniyle devlet birtakım önlemler aldığını ifade etti, bunlar içinde de yardım ile ilgili uygulamaları oldu.

Bu yarımları uygun bulmakla birlikte, yetersiz olacağı kanaatini taşıyorum. Bir taraftan karantina bir taraftan da ihtiyaçların üretim olmadan karşılanarak devam etmesi, gerçekten ciddi bir sorun olacak gibi duruyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın aldığı yeni kararlar da olumlu olmakla birlikte uygulanan prosedür maalesef vatandaşlarımızı zor durumda bırakmıştır. Zaten karantina altında bulunan bu insanlar bu prosedürü yerine getirmede oldukça zorlanacak gibi görünüyor.

İhtiyaçlar konusunda devletin daha tutarlı olması ve karantinanın uygulanması için daha etkin ve kapsayıcı çalışmalar yapması gerekir. Devlet işsizlere, kayıtlı yoksullara, engeli ve bakıma muhtaç olan kimselere, yaşlılara dul ve yetimlere yardım etmeli.

Diğer yandan ülkeye çeşitli yollarla giriş yapanlara sıkı tedbirler uygulanmalı. Yurt dışından gelenlere kesinlikle kimseyle temas etmeden karantina uygulanmalı. En ufak bir ihmal önü alınamaz kötü sonuçlara yol açabilir.

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar