Neden dünyanın elli sene gerisindeyiz, neden zaman ilerledikçe biz yerimizde sayarız; 2017 yılında yazdığım bir makaledeki hikayenin aynısını bugün de yaşadığımız içindir galiba...
İşte, o makale:
"Nevroz tatilini beklemek
Bölge genelinde netleşmesi gereken sorunlar varlığını sürdürse de günlük yaşama dair mutlaka söylenecek şeyler vardır; bunlardan biri de yaşadığınız kentin özel sorunları.
Gerçi özel sorunlar genel sorunlarla bağlantılı bir biçimde kendini his ettirir ama yine de bir özveride bulunarak özel sorunların üstesinden ne kadar gelinirse kardır.
Van’ın sorunlarının neler olduğunu bu köşede sıklıkla ifade ettik, tümünü yeniden ifade etmek yerine, Turizm Haftası’na da girmişken, en iyisi Van’ın turizm sorununa değinmek.
Başta da belirttiğim gibi bir yerdeki gelişme genelde yaşanan gelişmelere paralel bir seyir izler, o nedenle Van turizmi de genelde yaşanan gelişmelere paralel bir seyir izliyor.
Gerçi bu durumu İranlı turistler az da olsa tersine çeviriyor ama bu yetmiyor.
Önceki gün Van Ticaret ve Sanayi Odası’nda hafta nedeniyle düzenlenen programda Van Valisi İbrahim Taşyapan da bu duruma dikkat çekti; sadece İranlılarla yetinmemek gerektiğini, diğer ülke turistlerinin de Van’a gelmelerinin sağlanması gerektiğinin altını çizdi.
Peki, nedir, genelde yaşanan gelişmelerin Van’a yansıması?
Bunun tersini savunanlar çıksa da, İranlıların gösterdiği cesarete göre yorum yapsa da, hiç kuşku yok ki, Van’a turist girişine set oluşturan en büyük neden güvenlik ve diğer ülkelerin takındığı siyasi tutumdur.
Güvenlik derken; malumunuz buralarda, kırda dolaşırken bir mayına basılmayacağının garantisi yoktur, en azından insanlar bu şüpheyi taşıyor, şüphe ise, turisti en fazla caydıran husustur.
Yine kırda alıkonulmayacağınızın da bir garantisi yoktur, hatta iki çatışma arasında kalmanın da…
Öyle ya, turizm sadece şehrin sokaklarında gezmekle olmuyor, ilinize gelen yabancılar, tarihi yerleri görmek ister, dini yerleri görmek ister, kayak yapmak ister, piknik yapmak ister…
Kısacası sokaktan dışarı çıkmak ister…
Ha sokaklar mı, orada da sıkıntı yok mu sizce? Çok yakın tarihte patlayan iki güçlü bomba belki İranlının umurunda değil, ama ülkenize karşı belli bir siyasi tutumu da olan başka ülkeden geleceklerin umurunda olur.
Başka ülkelerin siyasi tutumu derken de, çeşitli nedenlerle, ister Ortadoğu politikası, ister iç politika, ister sistem konusunda tartışma yaşanan ülkelerin vatandaşlarına zaman zaman yaptıkları uyarılardır.
Şu şu ülkeye, şu şu bölgeye gitmeyin diye yapılan çağrılara uyarlar.
Bunlar önemli şeylerdir, görmezden gelemeyiz; İranlılar kendi ülkelerinin aldığı kararlara uymayabilirler, ya da bizim bilmediğimiz başka nedenlerle geliyor olabilirler, ancak ülke genelinin olduğu gibi Van’ın da en çok ihtiyaç duyduğu ABD, İngiltere, Hollanda, Danimarka, İtalya, Fransa, Rusya gibi ülkelerden gelecek olan turistler, ülkelerinin kararlarına ve çağrılarına güçlü bir şekilde uyarlar.
Şimdiye kadar da hep böyle oldu.
Ticaret odasındaki toplantıda, bu konu aslında dillendirildi de, olayların turizmi ne kadar sekteye uğrattığı çok açık bir dille ifade de edildi, ancak çözüm için yapılan öneri biraz fazla iddialıydı:
“Olaylara karşı çıkın!”
Kim karşı çıkacak olaylara, ildeki vatandaş, sivil toplum, vs…
Peki, kabul edelim ki karşı çıkıldı, biter mi bu olaylar?
Velev ki Van’da tek bir olay yok, ama çevresinde ve ülke genelinde ciddi sıkıntılar var, gelir mi turist bu durumda?
İşte temel sorun da burada, özeli genelden ayırmak, Van’ı tek başına ele alıp siyasi argümanlara sığınmak…
Oysa yapılması gereken çok açık, yapması gereken merci de belli, ortada…
Yapılması gereken olayların sadece Van’da değil ülke genelinde son bulması için siyasi kararlar almak, bir normalleşme ortamı yaratmak, yaşanan stresi biraz olsun insanlara unutturmak...
Ülkelerle yaşanan didişmelerin gerekçeleri her ne ise bunlarla ilgili olarak makul çözüme gitmek, içte ve dışta bir barış ve sükûnet havası oluşturmak.
Bunlar yapılırsa, kimsenin kahramanlık yapmasına, ortamı daha da kaosa çevirmesine gerek kalmadan Van’a da her yere de turist akışı sağlanır, ama yapılmazsa maalesef, dön dolaş, İran’ın nevroz tatilini beklemek zorunda kalacağız.
Yazı tarihi: 2017"
Facebook Yorum
Yorum Yazın